MilletlerarasıÖzel Hukukta Kaydi Menkul Kıymet Ticaretinde Hak Sahipliği İhtilaflarına Uygulanacak Hukuk. 170,00TL. Sayfa: 255 Basım: 2022 Toplumsal Cinsiyet ve Hukuk - Cilt 1 Kambiyo Senetlerine Dayalı Olarak Açılan Menfi Tespit Davası. 131,00TL. Sayfa: 254 Basım: 2022 Yapay Zeka'nın Sorumluluk Hukukundaki Konumu ve Büyük
Açılandavada Cargill'in mısır işleme tesislerinin bulunduğu arazinin tarım dışı amaçla kullanılmasının uygun görülmesine ilişkin Bursa Valiliği İl Tarım Müdürlüğü işleminin dayanağı olan geçici 3. maddenin Anayasa Mahkemesi'nce 19 Şubat 2007 tarihinde yürütmesinin durdurulduğuna dikkat çekildi.
Stara trilyonluk dava Art Reklamcılıksın sahibi Yiğit Şardan,'şartlı reklam^ teklifini geri çevirdiği Star Gazetesi tarafından tehdit edildiğini belirterek,2 trilyon liralık tazminat davası açtı î Ce; Haberi Oku Sayfayı Oku; Milliyet Sayfa 3; 19.11.1999
Sporcu vadesi olan ve vadesi gelmiş olan alacağı için doğrudan, vadesi belirtilmemiş bir alacak için ise borçlu kulübe ihtar çekip, ihtarının cevapsız kalmasından sonra bu yola başvurabilmektedir. Öncelikle, icra dairesi vasıtasıyla borçlu kulübe ödeme emri gönderilerek kulübe alacaklının icra takibi bildirilir.
ortayaçıkan değişikliklerin olası etkilerini tespit etmek amacıyla her yıl gözden geçirilir ve tahminlerdeki değişiklikler ileriye dönük olarak muhasebeleştirilir. Maddi olmayan duran varlıklarda itfa oranları aşağıda sunulmuştur: Amortisman oranı Haklar % 2-33 Diğer maddi olmayan duran varlıklar % 20-33
hukukbölümü 2012/127 e. , 2012/221 k. davacilarin murisinin 2981 sayili yasa uyarinca hak sahipliĞi dikkate alinmadan, dava konusu taŞinmazin 2886 sayili yasa uyarinca ihale ye Çikarilarak belediye encÜmeni karariyla satiŞinin yapilmasinin hukuka aykiri olduĞu iddiasiyla aÇilan davanin, İdarİ yargi yerİnde ÇÖzÜmlenmesi gerektiĞi
A4jT. Bu Makalede Neler Var? İçindekiler1 2/B Alanları Nedir? 2/B Taşınmazları Nedir? 2/B Ne Demek?2 2/B Alanlarının Satışı3 2/B Alanlarının Satışında Hak Sahipliği4 2/B Hak Sahipliği Tespit Davası5 2/B Alanlarının Satışında Hak Sahipliği Şartları6 2/b Arazisi Başkasına Devredilebilir Mi?7 b 2B Noter Satışı Ne Demek?8 2/B Alanlarının Satışında Satılamayacak Taşınmazlar9 2/B Taşınmazlarında Satış Bedeli Nedir? 2/B Taşınmazlarında Satış Bedeli Nasıl Belirlenir?10 2/B Satış Bedeli Nasıl Ödenecek?11 2/B Taşınmazın Alıcı Adına Tescili12 Satış Bedelinin veya Taksitlerin Hiç Ödenmemesi veya Vadesinde Ödenmemesi13 Satışı Mümkün Olmadığı Halde Satılan 2/B Parseller14 2/B’lerden Ecrimisil Alınır mı?2/B Alanları Nedir? 2/B Taşınmazları Nedir? 2/B Ne Demek?2/B alanları, 6831 sayılı Orman Kanununun 2. maddesinin birinci fıkrasının B bendine veya kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan ve çıkarılacak yerleri ifade etmektedir. Bu alanlar daha önceden orman iken Orman Kanunu’nun 2. maddesinin birinci fıkrasının B bendine göre orman sınırı dışına çıkarıldığı için kısaca 2/B alanları olarak adlandırılmıştır. 2/B taşınmazlarında iki aşamalı bir çalışma söz konusudur. Bu parsellerde öncelikle 2/B çalışması yapılmaktadır. Sonrasında ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun ek 4. maddesine göre hak sahipliği belirleme çalışmaları 4. maddeye göre “6831 sayılı Orman Kanununun 20/6/1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2 nci maddesi ile 23/9/1983 tarihli ve 2896 sayılı, 5/6/1986 tarihli ve 3302 sayılı kanunlarla değişik 2 nci maddesinin B bendine göre orman kadastro komisyonlarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle, bu Kanunun 11 inci maddesinde belirtilen askı ilanı hariç diğer ilanlar yapılmaksızın öncelikle kadastrosu yapılarak Hazine adına tescil edilir.”Orman Sınırı Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi Anayasal Bir Bakışa 1961 Anayasasında Orman Sınırı Dışına Çıkarılan YerlerOrman sınırı dışına çıkarma ile ilgili ilk düzenleme 1961 Anayasası’nda yapılmıştır Başpınar, 1999 195. Aslında orman sınırı dışına çıkarılan yerlerle ilgili olarak 1963 yılında 663 sayılı Ek Orman Kanunu kabul edilmiş, ancak Kanun aynı yıl Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir Velioğlu, 2008 70. 131. maddenin ilk halinde orman sınırı dışına çıkarma ile ilgili herhangi bir hüküm yer 1970 yılında 1255 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikle orman sınırı dışına çıkarma işlemi Anayasal dayanağa kavuşmuştur. 131. maddenin 5. fıkrasına göre “Anayasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak kaybetmiş olan tarla, bağ, meyvelik, zeytinlik gibi çeşitli tarım alanlarında veya hayvancılıkta kullanılmasında yarar bulunan topraklarla şehir, kasaba ve köy yapılarının toplu olarak bulunduğu yerler dışında orman sınırlarında hiçbir daraltma yapılamaz. Yanan ormanların yerinde yeni orman yetiştirilir ve bu yerlerde başka çeşit tarım ve hayvancılık yapılamaz.” Bu değişikliğe paralel olarak 6831 sayılı Kanun’un 2. maddesi 1744 sayılı Kanun’la değiştirilerek orman sınırı dışına çıkarma işlemi kanuni düzenlemeye 1982 Anayasasında Orman Sınırı Dışına Çıkarılan Yerler1982 Anayasası da ormanların sürekliliği açısından önemli bir sakınca olan orman sınırı dışına çıkarma işlemlerine ilişkin hükümlere yer vermiştir. Anayasası’nın 169. maddesinin son fıkrası orman sınırı dışına çıkarılma işlemlerine maddede, Devlet ormanlarının mülkiyetinin devrolunamayacağı, ormanların korunması ve alanlarının genişletilmesi için Devletçe gerekli yasal düzenlemelerin yapılacağı ve önlemlerin alınacağı, ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme izin verilemeyeceği, orman olarak muhafazasında bilim ve fen bakımından hiçbir yarar görülmeyen, aksine tarım alanlarına dönüştürülmesinde kesin yarar olduğu tespit edilen yerler ile tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak kaybetmiş olan tarla, bağ, meyvelik, zeytinlik gibi çeşitli tarım alanlarında veya hayvancılıkta kullanılmasında yarar olduğu tespit edilen arazilerin, şehir, kasaba ve köy yapılarının toplu olarak bulunduğu yerler dışında orman sınırlarında daraltma yapılamayacağı öngörülmüş, 170. maddesinde de, ormanlar içinde veya bitişiğindeki köyler halkının kalkındırılması, ormanların ve orman bütünlüğünün korunması bakımından, ormanın gözetilmesi ve işletilmesinde Devletle bu halkın işbirliğini sağlayıcı tedbirlerin alınacağı, tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tamamen kaybetmiş yerlerin değerlendirilmesi, bilim ve fen bakımından orman olarak muhafazasında yarar görülmeyen yerlerin tesbiti ve orman sınırları dışına çıkartılması, orman içindeki köyler halkının kısmen veya tamamen bu yerlere yerleştirilmesi için Devlet eliyle anılan yerlerin ihya edilerek ancak bu halkın yararlanmasına tahsis edileceği hükme göre, ormanların tahribinin önlenerek ulusal ekonomiye katkısının sağlanması ve orman köylüsünün üretici haline getirilip kalkındırılması için orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin yalnızca orman köyleri halkının nakli ve yerleştirilmesi amacıyla değerlendirilmesi madde orman sınırı dışına çıkarılma açısından bir süre öngörmemiştir. Orman olarak muhafazasında bilim ve fen bakımından hiçbir yarar görülmeyen, aksine tarım alanlarına dönüştürülmesinde kesin yarar olduğu tespit edilen yerler her zaman orman sınırı dışına sınırı dışına çıkarılan yerler Orman Kanunu gereği Hazine adına tescil edilmektedir. Ancak bu alanların devletin özel mülkiyetinde olup olmadığı, bir başka ifadeyle devletin bu alanlar üzerindeki mülkiyet hakkının niteliği hususu ne kadar Başpınar tarafından bu alanların devletin özel mülkiyetinde olduğu ileri sürülmüş Başpınar, 1999 201 ise de Anayasa’nın 170. maddesi ve 2924 sayılı Orman Köylülerinin Kalkındırılması Hakkında Kanun dikkate alındığında bu alanların devletin özel mülkiyetinde olduğu ileri sürmek oldukça devlet bu alanları sadece orman köylülerinin kalkındırılması amacıyla değerlendirebilmektedir. Anayasa Mahkemesine göre, orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin yalnızca orman köyleri halkının nakli ve yerleştirilmesi amacıyla değerlendirilmesi Mahkemesine göre Anayasa’nın 169. maddesindeki orman sınırlarının daraltılmasına olanak tanınan iki halde de, orman sınırları dışına çıkarma sonucu elde edilen alanların değerlendirilmesi açısından herhangi bir ayrım yapılamaz E 2001/382, K 2002/21, bu yerlerden yararlanmaya ilişkin düzenlemelerin Anayasa’nın 170. maddesinde öngörülen amaca uygun olarak yapılması gerekir E 1995/13, K 1995/51.Devletin orman sınırı dışına çıkarılan alanlarla ilgili olarak 170. maddede yer alan kısıtlamaları iki açıdan değerlendirmek mümkündür. Öncelikle belirtmek gerekir ki bu alanlar yalnızca orman köylüsünün kalkındırılması amacıyla kullanılabilir. Bu alanlarının orman köylüsü dışındaki kişilere satış, tahsis, vb. yollarla verilmesi mümkün değildir. Bu maddenin Danışma Meclisindeki görüşmelerinde de Anayasa Komisyonu sözcüsü maddenin sadece orman köylülerini kapsayacak şekilde hazırlandığını, tarım ve hayvancılıkla uğraşan diğer kişilerin bu kapsama girmediğini vurgulamıştır. Komisyon sözcüsü, orman sınırı dışına çıkarılacak alanların yalnızca orman köylüsüne tahsis edilmesi gerektiğini, bu alanlara başkalarının yerleştirilmesinin mümkün olmadığını açıkça ifade olarak bu alanlar orman köylüsünü kalkındırmak amacıyla değerlendirilirken sadece tahsis yönteminin uygulanması gerekir. 170. madde orman sınırı dışına çıkarılan alanların tahsis dışında, başka bir şekilde değerlendirilmesine izin vermemektedir. Anayasa’nın bu emredici kuralı nedeniyle yasa koyucunun, bu alanların kullanıcılarına veya başkalarına, hatta orman içi köyler halkına satılmasını veya bu amaçla devredilmesini sağlayacak bir düzenleme yapması olanaklı değildir Anayasa Mahkemesi, E 1995/13, K 1995/51. Maddenin Danışma Meclisindeki görüşmelerinde Anayasa Komisyonu sözcüsü bir açıklamasında bu alanların satışı gibi bir durumu söz konusu olmadığını; maddenin, bu alanların yalnızca orman köylüsüne tahsisini düzenlediğini ifade etmiştir Danışma Meclisi Tutanak Dergisi, Cilt 10, Sayfa 408-409.Dolayısıyla orman sınırı dışına çıkarılan yerler üzerinde kanun koyucunun ya da idarenin serbestçe tasarruf edebilmesi mümkün değildir. Bu açıdan bakıldığında orman sınırı dışına çıkarılan yerlerin devletin özel mülkiyetinde bulunduğunu söylemek oldukça zordur. Fakat bu alanların kamu malı olmadığı da açıktır. Çünkü bu alanlar zilyetlikle iktisap edilebilmektedir. Bundan dolayı orman sınırı dışına çıkarılan yerlerin mülkiyet hukuku yönünden kendine özgü bir rejime tabi olduğunu söylemek Alanlarının Satışı2012 yılında çıkarılan 6292 sayılı Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun, 2/B alanlarının kullanıcılarına ve diğer hak sahiplerine satışını düzenlemektedir. Bu satışın ayrıntıları 345 sayılı Milli Emlak Genel Tebliği ile 3. maddesine göre 2/B alanları, bu Kanun kapsamında değerlendirilmek üzere Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın tasarrufuna geçer. 2/A ve 2/B alanlarında bulunan taşınmazların tapu kütüklerinde 6831 sayılı Orman Kanununun 2 nci maddesi ile aynı maddenin birinci fıkrasının A ve B bentlerine göre orman sınırları dışına çıkartıldığı yönünde yer alan belirtmeler, ilgisine göre Orman Genel Müdürlüğünün veya Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ya da idarenin talebi üzerine tapu idarelerince terkin Alanlarının Satışında Hak Sahipliği6292 sayılı Kanun’un 6. maddesine göre, 2/B alanlarında bulunan taşınmazlar hakkında bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce düzenlenen güncelleme listelerine veya kadastro tutanaklarına ya da kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre oluşturulan tapu kütüklerinin beyanlar hanesine göre; bu taşınmazların 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcısı ve/veya üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilen kişilerden bu taşınmazları satın almak için süresi içerisinde idareye başvuran ve idarece tespit edilen satış bedelini itiraz ve dava konusu etmeksizin kabul edenler bu Kanuna göre hak sahibi 2/B alanlarında bulunan taşınmazlar hakkında bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra düzenlenecek güncelleme listelerine veya kadastro tutanaklarına ya da kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre oluşturulacak tapu kütüklerinin beyanlar hanesine göre; bu taşınmazların 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcısı ve/veya üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilecek kişilerden bu taşınmazları satın almak için süresi içerisinde idareye başvuran ve idarece tespit edilen satış bedelini itiraz ve dava konusu etmeksizin kabul edenler de hak sahibi Güncelleme Listeleri veya Kadastro Tutanaklarına Göre Hak SahipliğiHak sahipliğinin tespitinde kullanılacak en önemli belgeler; güncelleme listeleri veya kadastro tutanaklarıdır. Bunlara dayanılarak oluşturulacak tapu kütüklerinin beyanlar hanesinde isimleri yer alan kullanıcılar veya muhdesat sahipleri hak sahibi olarak kabul listesi, 3402 sayılı Kadastro Kanununun ek 4. maddesine göre düzenlenen ve 2/B alanlarından daha önce kullanım kadastrosu yapılan yerler hakkındaki fiili kullanım durumlarını, varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğunu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığını gösteren ve tescil edilen Kesinleşen Mahkeme Kararlarına Göre Hak Sahipliği345 sayılı Milli Emlak Genel Tebliğine göre, kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcı ve/veya muhdesat sahibi oldukları tapu kütüğünün beyanlar hanesinde belirtilenler de İdarece tebliğ edilen satış bedelini itiraz ve dava konusu etmemeleri halinde hak sahibi olarak kabul edilecektir. Buna göre mahkemelerce – Orman İdaresince orman olduğu iddiasıyla açılan davalar sonucunda taşınmazın kısmen 2/B olduğuna ve kullanıcısı bulunduğuna ilişkin tapu kütüğüne belirtme konulmasına, – 2/B kapsamında kalıp tapu kütüğünde yer alan kullanıcı belirtmelerinin düzeltilmesine, – Kullanıcısı bulunmasına rağmen buna ilişkin belirtme konulmamış taşınmazların mevcut kullanıcıları tarafından açılan dava sonucunda taşınmazın tapu kütüğüne belirtme konulmasına, ilişkin verilmiş kararlar ile vb. kararlar bu kapsamda kabul kapsamdaki satın alma başvuruları, mahkeme kararları kesinleşen taşınmazlar için Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra kesinleşeceklerde ise kesinleşme tarihinden itibaren sekiz ay içinde İade Edilmesi Gereken Taşınmazlarda Hak SahipliğiTapu ve kadastro veya imar mevzuatına göre kişiler adına oluşturulan veya özel kanunları gereğince Devlet tarafından kişilere satılan, dağıtılan, trampa edilen, bedelli veya bedelsiz olarak devredilen veya iskanen verilen ya da özelleştirme suretiyle satılanlar ile hisseleri devredilen özel hukuk tüzel kişileri adına kayıtlı olan ve açılan davalar sonucunda Hazine adına tescil edilen taşınmazın, iadesinden yararlanabilecek kişiler ile mevcut kullanıcılarının farklı kişiler olması durumunda, kullanıcıların doğrudan satın alma hakkı ancak iade hakkından yararlanacak kişilerin bu hakkından yararlanmamaları durumunda 2/B Taşınmazında Hak Sahibi İle Kullanıcının Farklı Kişiler Olması Durumunda Kime Satış Yapılır?6292 sayılı Kanunun 6. maddesine göre “2/B alanlarında bulunan taşınmazlar hakkında bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce düzenlenen güncelleme listelerine veya kadastro tutanaklarına ya da kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre oluşturulan tapu kütüklerinin beyanlar hanesine göre; bu taşınmazların 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcısı ve/veya üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilen kişilerden bu taşınmazları satın almak için süresi içerisinde idareye başvuran ve idarece tespit edilen satış bedelini itiraz ve dava konusu etmeksizin kabul edenler bu Kanuna göre hak sahibi sayılır.”Dolayısıyla 2/B satışı açısından güncelleme listelerine veya kadastro tutanaklarına ya da kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre oluşturulan tapu kütüklerinin beyanlar hanesine göre hak sahibi olan kişilere satış yapılabilmektedir. Kullanan kişi ile hak sahibinin farklı olması durumunda da hak sahibine satış yapılır. Kullanıcının satın alma talebinde bulunması halinde, satış yapılamayacağı belirtilerek reddedilebilir. Kullanıcı, gerçek kullanıcı ise hak sahibi hatalı belirlenmiş ise gerçek kullanıcı güncelleme kadastrosuna dava açabilir. Bu durumda dava sonucu beklenir. Böyle değil ise kullanıcı, hak sahibinden muvafakatname alarak satış 2/B Arazi Hak Sahibi İle Üzerindeki Ev Sahibi Farklı İse Satış Kime Yapılır?2B hak sahibi olarak adım A olarak kadastro askısında yazmakta ve başvuru yaptım. Ancak aynı askıda “taşınmazın tamamı A kişisine aittir. Taşınmaz üzerindeki ev B nindir” gibi bir belirtme var, evin sahibi uzaktan akrabam ve ev onun. Bu durumda yer nasıl ve kime satılacaktır? Milli Emlak biz arazinin tamamını A ya satarız eve karışmayız diyor? Doğrusu üzerinde bir başkasına ait ev varken listelerde hak sahibi olarak sadece A şahsının belirlenmesi hatalı olmuştur. Ancak 6292 sayılı Kanun’un 6. maddesine göre ” 2/B alanlarında bulunan taşınmazlar hakkında bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce düzenlenen güncelleme listelerine veya kadastro tutanaklarına ya da kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre oluşturulan tapu kütüklerinin beyanlar hanesine göre; bu taşınmazların 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcısı ve/veya üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilen kişilerden bu taşınmazları satın almak için süresi içerisinde idareye başvuran ve idarece tespit edilen satış bedelini itiraz ve dava konusu etmeksizin kabul edenler bu Kanuna göre hak sahibi sayılır.”Dolayısıyla sadece hak sahibi olarak belirtilen kişi değil, tapunun beyanlar hanesinde, üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilen kişi de alım hakkına sahiptir. Yani her ikinize birden satış yapılmalıdır. Satılacak miktar evin alanı ve kullanım miktarına göre Hak Sahipliği Tespit Davası6292 sayılı Kanuna göre Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce düzenlenen güncelleme listelerine veya kadastro tutanaklarında hak sahibi olarak gösterilen kişilere satış yapılabilmektedir. Güncelleme listelerinde veya kadastro tutanaklarında hak sahibinin yanlış gösterilmesi durumunda gerçek hak sahiplerince hak sahipliği tespit davası açılabilmektedir. Bu dava asliye hukuk mahkemesinde Alanlarının Satışında Hak Sahipliği Şartları345 sayılı Milli Emlak Genel Tebliğine göre, 2/B kullanıcılarının hak sahibi olabilmesi için;a Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 3402 sayılı Kanun hükümleri uyarınca düzenlenen güncelleme listeleri veya kadastro tutanaklarına göre oluşturulan ya da Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra 3402 sayılı Kanun hükümleri uyarınca düzenlenecek güncelleme listeleri veya kadastro tutanaklarına göre oluşturulacak tapu kütüklerinin beyanlar hanesinde isimlerinin yer alması ve bu kişilerin 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcı ve/veya muhdesat sahibi olduklarının belirtilmesi,b Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra hak sahipliği tespit edileceklerin ise kadastro tutanaklarının kesinleştiği veya güncelleme listelerinin tescil edildiği tarihten itibaren sekiz ay içinde İdareye başvurması,c İdarece tebliğ edilen satış bedelinin itiraz ve dava konusu edilmeksizin kabul edilmesi, Arazisi Başkasına Devredilebilir Mi?a 2/B Hak Sahipliği Nasıl Devredilir?6292 sayılı Kanun’un 6. maddesinin 10. fıkrasına göre, hak sahibi olunmasında kanuni ve akdi halefiyet geçerlidir. Yani kanuni ve akdi halefler de hak sahibi halefiyet mirasçılıktır. Hak sahibinin vefat etmesi durumunda mirasçılara miras hisseleri oranında satış yapılır. Mirasçılardan birinin diğerine muvafakat vermeleri halef ise, doğrudan satış işlemlerinde taşınmazı kullanıcılarından satın aldığını Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra noter tarafından düzenlenen muvafakatnameyle belgeleyen kişilerdir. Kanun’un 6. maddesinin 10. fıkrasına göre, hak sahibinin veya mirasçılarının bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra noter tarafından düzenlenecek muvafakatname vermeleri hâlinde ise akdi halefiyet hükümleri kapsamda noter tarafından düzenlenecek muvafakatnamelerden Harçlar Kanunu hükümlerine göre elli Türk Lirası maktu noter harcı 2/B Taşınmazlarında Hak Sahipliğinin Muvafakatname ile Birden Fazla Kez Devri Mümkün Müdür?Soru Bir 2/B taşınmazında hak sahibi A’ya vekaletname veriyor. A bu taşınmazı muvafakatname ile B’ye devrediyor. Daha sonra B aynı taşınmaz için A’ya muvafakatname veriyor ve A 2/B taşınmazını satın almak için başvuruyor. Taşınmazın A’ya satışında bir sakınca var mı?Cevap Hukuken 2/B taşınmazlarında birden fazla akdi halefiyet olabilir. Eğer; 1 Ha sahibinin A ya verdiği vekaletnamede sorun yok ise ki noter bu vekaletname ile işlem yaptığına göre sorun yok gibi görünüyor, 2 Diğer iki muvafakatname noterden ise zaten böyle olması gerekir, sıkıntı yok gibi en kritik nokta hak sahibinin A’ya verdiği vekaletin sahte olma ihtimali… Bu nedenle en sağlam çözüm olarak hak sahibinin bulunarak A ile ilişkisinin araştırılmasıdır. Hak sahibinin bulamıyorsanız vekaletnamenin gerçekliği konusunun ve muvafakatnamelerin noterlerden araştırılması faydalı olacaktır. Bunlar yapılmadan satmak risk diye Alanlarının Satışında Satılamayacak Taşınmazlar6292 sayılı Kanun’un 6. maddesinin 12. fıkrasına göre, hak sahiplerine doğrudan satılması gereken taşınmazlardan;a Ağaçlandırılmak üzere Orman Genel Müdürlüğüne tahsis edilen,b Kamu hizmetlerine ayrılan veya bu amaçla kullanılan,c Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca belirlenen 345 sayılı Milli Emlak Genel Tebliğine göre Bakanlık tarafından talimat verilmediği sürece taşınmazlar bu kapsamda değerlendirilmeyerek satış işlemlerine devam edilecektir.,d İlgili idarelerce bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç üç ay içerisinde idareye bildirilmesi şartıyla özel kanunlar gereğince değerlendirilmesi gerekenler,e İçme ve kullanma suyu havzalarında maksimum su seviyesinden itibaren üç yüz metrelik bant içerisinde kalan yerler,Hak sahiplerine Parseli Üzerinde Kamulaştırma Olur Mu? Kamulaştırma Şerhi Olan Parsel Satılabilir Mi?Gerek 6292 sayılı Kanun ve gerekse 345 sayılı Milli Emlak Genel Tebliğine göre kamu hizmetine tahsisli veya bu amaçla ayrılmış taşınmazlar satılamaz. Ancak uygulamada 2942/7. madde şerhlerinin gereksiz şekilde konulduğu, süre geçmesine rağmen kaldırılmadığı veya ana parsele konulan şerhin ifraz ve kamulaştırmadan sonra hiç gerekmemesine rağmen müfrez parsellere de aktarıldığı görülmektedir. Bu nedenle kütüğünde 2942/7. madde şerhleri bulunan taşınmazlarda ilgili kuruma yazılarak taşınmaza ihtiyaç olup olmadığı sorulmalı ve 1 İhtiyaç yok ise şerh kaldırıldıktan sonra satış yapılabilir, zaten 2942/7. maddeye göre şerh altı aydan fazla kalmış ise tapu müdürlüğü tarafından resen kaldırılır. 2 İhtiyaç var ise satış yapılamaz. 3 Kısmen ihtiyaç var ise ifraz istenmeli, ifrazdan sonra geriye kalan kısmın satışı Planı İptal Edilen Alanda Kalan 2/B Taşınmazın Satışı Yapılabilir Mi?Bence bu durumda olan parsellerin imar planları tamamlanıncaya kadar satışı yapılmamalıdır. Çünkü imar planı, taşınmazın değerini etkileyen önemli bir unsurdur. Bu unsur belli oluncaya kadar sağlıklı bir değer tespiti yapmak mümkün değil bence. Ayrıca 345 sayılı Milli Emlak Genel Tebliğine göre “Kamu hizmetlerine ayrılan veya bu amaçla kullanılanlar,” satılamaz. İmar planı kesinleşinceye kadar bir taşınmazın “Kamu hizmetlerine ayrılan” taşınmazlardan olup olmadığı belli olmayacağı için yine satış Belirlemesi Yapılmayan 2/B Parsellerinin Satışı Mümkün Mü?3402 sayılı Kanun ek 4. madde çalışması ise bu tapularda kullanıcı ve hak sahibinin belirtilmesi zorunludur. Madde şu şekildedir “6831 sayılı Orman Kanununun 1744 sayılı Kanunla değişik 2. maddesi ile 2896 sayılı, 3302 sayılı kanunlarla değişik 2. maddesinin B bendine göre orman kadastro komisyonlarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle, bu Kanunun 11 inci maddesinde belirtilen askı ilanı hariç diğer ilanlar yapılmaksızın öncelikle kadastrosu yapılarak Hazine adına tescil edilir.” Dolayısıyla yapılan çalışma ek 4. madde çalışması ise ve hak sahibi yok ise kimseye satış Mümkün Olmadığı Halde Satılan ParsellerKanun’un 11. maddesinin 4. fıkrasına göre, Kanun kapsamındaki kalan taşınmazlardan hak sahiplerine satılmaması, ilgililerine devredilmemesi veya iade edilmemesi gerektiği halde bu tasarruflara konu edilenlerden; satılanların satış bedeli kanuni faiziyle iade edilir, devir ve iade edilenler ise bedelsiz olarak geri Alanında Kalan Fakat Sehven Satılan 2/B Taşınmazları Geri Alınabilir Mi?Soru Evveliyatında orman parseli olum 2/b kapsamında orman siniri dışına çıkarılarak hak sahiplerinin bir kısmına satılan taşınmazın orman parseliyken belediyece imarsa sağlık tesis alanı ayrıldığı, daha sonra hazine adına tecil edildikten ve 6292 sayılı Kanun kapsamında hak sahiplerine satısı yapıldıktan sonra imarda mezarlık alanı olduğu anlaşılan taşınmaz belediyeye tahsis edilebilir mi? Hak sahiplerine satısından önce belediye imar dışında olduğu yönünde yazısı var. ancak evveliyatında sağlık hizmet alanında olduğu sehven gönderildiği 6292 sayılı Kanuna ve 345 sayılı Milli Emlak Genel Tebliğine göre “Kamu hizmetlerine ayrılan veya bu amaçla kullanılan” taşınmazların satışı yapılamaz. Belediyeden satış tarihi itibarıyla son imar durumunu net olarak tespit ettikten sonra imarda mezarlık alanı olduğu anlaşılırsa satışın iptal edilerek tahsil edilen bedellerin iadesi gerekir. Taşınmaz alıcı adına tescilli ise işlem tesis etmeden önce Bakanlıktan görüş alınması faydalı olacaktır. İptalden sonra tahsis Taşınmazların Yerine Eşdeğer Taşınmaz Verilmesi6292 sayılı Kanun’un 6. maddesinin 12. fıkrasına göre, satılamayacak taşınmazların yerine istenilmesi hâlinde hak sahiplerine, hak sahibi oldukları taşınmazın rayiç değerine eşdeğer öncelikle aynı il sınırları içerisinde bulunan 2/B alanlarındaki taşınmaz, bu maddenin dördüncü fıkrasına göre hesaplanacak satış bedeli karşılığında doğrudan sayılı Milli Emlak Genel Tebliğine göre, hak sahipliği kesinleşen ancak satışı mümkün olmayan taşınmazlara karşılık olmak üzere hak sahipleri tarafından talep edilmesi halinde, genel hükümlere göre değerlendirilecek 2/B taşınmazlarından öncelikle aynı il sınırları içinde bulunanlardan bedeli hak sahibi oldukları taşınmazın rayiç bedeline eşdeğer başka bir taşınmazın doğrudan satılabileceği örneği bu Tebliğin ekinde EK-8/A yer alan yazıyla konu edilemeyen taşınmazın üzerinde kişiye ait muhdesat bulunması durumunda, muhdesata ilişkin olarak belirlenecek bedel zemin bedeline eklenecektir. Satışa konu edilemeyen taşınmaz ile önerilen taşınmazın rayiç bedelleri arasında en fazla yüzde yirmi fark olabilecektir. Bu orana kadar Hazine lehine olan farklar ilgilisi tarafından ödenecektir. İdarenin teklifini kabul etmeyenler doğrudan satış hakkından yararlanamayacak, başkaca talepte bulunamayacak, hak ve tazminat talep edemeyecek ve dava Taşınmazlarında Satış Bedeli Nedir? 2/B Taşınmazlarında Satış Bedeli Nasıl Belirlenir?a Tarımsal Amaç Dışında Kullanılan 2/B Taşınmazlarda Satış Bedeli6292 sayılı Kanun’un 6. maddesine göre, hak sahiplerine doğrudan satılacak olan taşınmazların satış bedeli; dört yüz metrekareye kadar olan kısmı için rayiç bedelin yüzde ellisi, fazlası için rayiç bedelin yüzde yetmişi üzerinden hesaplanır. Kanun’un 6. maddesi ve 345 sayılı Milli Emlak Genel Tebliğine göre, tarım dışı amaçla kullanılan taşınmazlarda satış bedeliyle ilgili kurallar şunlardır– Bir taşınmaz için satış bedeli; dört yüz metrekareye kadar olan kısmı için rayiç bedelin yüzde ellisi, fazlası için rayiç bedelin yüzde yetmişi üzerinden uygulanır. Taşınmazın bundan fazlası ile diğer taşınmazları için rayiç bedelin yüzde yetmişi uygulanır.– Birden fazla taşınmazda hak sahibi olunması hâlinde yüzde elli satış bedeli hesaplaması, hak sahibinin tercih edeceği sadece bir taşınmaz için uygulanır.– Bir taşınmazdaki hak sahipliğinin devredilmesi hâlinde yüzde elli satış bedeli hesaplaması, taşınmazın sadece dört yüz metre karesi için ve hak sahiplerinin hisselerine oranlanarak 2/B Satışlarında Bir Şahsa ve Şahsın Sahip Olduğu Şirkete Ayrı Ayrı 400 m² İndirimi Uygulanabilir Mi?Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin değerlendirilmesi, yeni orman alanlarının oluşturulması, nakline karar verilen Devlet ormanları içinde veya bitişiğinde bulunan köyler halkının yerleştirilmesi ve orman köylülerinin kalkındırılmasının desteklenmesi ile Hazineye ait tarım arazilerinin satışına ilişkin hususlar, 6292 sayılı Kanunla taşınmazların satış bedeli; dört yüz metrekareye kadar olan kısmı için rayiç bedelin yüzde ellisi, fazlası için rayiç bedelin yüzde yetmişi üzerinden hesaplanır. Birden fazla taşınmazda hak sahibi olunması hâlinde yüzde elli satış bedeli hesaplaması, hak sahibinin tercih edeceği sadece bir taşınmaz için uygulanır. Bir taşınmazdaki hak sahipliğinin devredilmesi hâlinde yüzde elli satış bedeli hesaplaması, taşınmazın sadece dört yüz metre karesi için ve hak sahiplerinin hisselerine oranlanarak göre tarımsal amaç dışında kullanılan taşınmazlarda ise, hak sahiplerine doğrudan satılacak olanların satış bedeli; taşınmazın yüzölçümünün dört yüz metrekareye kadar olan kısmı için rayiç bedelin yüzde ellisi, fazlası için rayiç bedelin yüzde yetmişi üzerinden hesaplanarak belirlenecektir. Birden fazla taşınmazda hak sahibi olunması halinde yüzde elli satış bedeli hesaplaması, hak sahibinin tercih edeceği sadece bir taşınmaz için uygulanacaktır. Birden fazla taşınmazda hak sahibi olanlara bu Genel Tebliğin ekinde yer alan EK-4/A yazıyla bu durumları bildirilerek yüzde elli satış bedeli indiriminden yararlanılacak taşınmaza ilişkin tercih yapmaları istenilecektir. Bir taşınmazdaki hak sahipliğinin devredilmesi halinde yüzde elli satış bedeli hesaplaması, taşınmazın sadece dört yüz metrekaresi için ve hak sahiplerinin taşınmazdaki hisselerine oranlanarak şirketleri hariç olmak üzere, şirket sahibi kişinin şahsiyeti ile şirketin şahsiyeti farklıdır. Bu nedenle şahıs şirketleri hariç, kişinin ve şirketin indirimden ayrı ayrı yararlanabileceğini şirketlerinden durum farklıdır. Bence bunlarda ayrı ayrı indirim uygulanmamalıdır. Not Şahıs şirketi terimi, herhangi bir şahsa ait şirket anlamında değil, ticaret hukukundaki anlamında Tarımsal Amaçlı Kullanılan Alanlarda 2/B Satış BedeliTamamen ve münhasıran bilfiil tarımsal amaçlı olarak kullanılan ve üzerinde tarımsal amaçlı yapılar mandıra, sera, ağıl, kümes vb. ile sürekli ikamet amacıyla kullanılan konut hariç yapı bulunmayan yerler için satış bedeli, rayiç bedelin yüzde ellisi üzerinden hesaplanır. Bu şekilde satılan taşınmazların sonradan farklı amaçla kullanılması hâlinde, taşınmazın satış tarihi itibarıyla rayiç bedelinin yüzde yetmişi üzerinden hesaplanacak bedel esas alınarak aradaki fark kanuni faiziyle birlikte ecrimisilin tarh, tahakkuk ve tahsiline ilişkin hükümler uyarınca kayıt malikinden tahsil Hazine’ye İntikal Eden Yapıların Satış Bedeline Dahil Edilmemesi6292 sayılı Kanun’un 11. maddesinin 1. fıkrasına göre, doğrudan hak sahiplerine satılacak taşınmazların üzerindeki yapılar hakkında ise 4706 sayılı Kanunun 5. maddesinin tarihinden sonra yapılan yapıların Hazineye intikalini öngören son fıkrası hükmü nedenle hak sahiplerine satılacak taşınmazlar üzerinde 2003 yılından sonra inşa edilen yapılar 4706 sayılı Kanun’un 5. maddesi kapsamında Hazine’ye intikal etmez. Bu durumda olan taşınmazlara kıymet takdiri yapılırken sadece zemine kıymet takdiri yapılır. Üzerindeki bina kıymet takdirine dahil Kanunun Yürürlüğe Girdiği Tarihten Önce Hak Sahipliği Belirlenen Fakat Satışı Daha Sonra Yapılan Taşınmazların Satış Bedeli6292 sayılı Kanun’un 6. maddesinin 7. fıkrasına göre, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce düzenlenen güncelleme listeleri veya kadastro tutanakları kapsamında kalan taşınmazların satış işlemleri, 1/5/2010 tarihinden itibaren tespit edilen rayiç bedeller üzerinden Daha Önce Satış Yapılmış Bölgede Sonradan Yapılacak 2/B veya Hazineye Ait Tarım Arazileri Satışında Kıymet TakdiriMilli Emlak Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan 2017/08775 sayılı Genel Yazıya göre 2/B taşınmazlarının rayiç bedelleri belirlenirken kıymet takdirlerinin tutarlı olmasına dikkat edilmesi, daha önce satışı yapılan 2/B taşınmazlarına göre bariz fiyat farklılıklarının olmaması, kullanım kadastrosu veya güncelleme çalışmaları 6292 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra yapılan emsal nitelikte taşınmazların bedellerinin öncelikle birbirleriyle uyumluluğu ile tutarlılığının il-ilçe-mahalle/köy bazında ve komşu il ve ilçelerle sağlanması ve bu taşınmazlarda hak sahibi olan kişilerin idari işlemlerin farklı tarihlerde yapılması kullanım kadastrolarının daha sonra yapılması, nedeniyle herhangi bir mağduriyete sebebiyet verilmemesi daha önce satışa konu edilen 2/B taşınmazlarının rayiç bedellerinin, aynı bölgede imar durumu, vasfı, nitelikleri, hukuki ve fiziki özellikleri benzer olan ve henüz satışa konu edilmemiş 2/B taşınmazlarının bedellerinin belirlenmesinde emsal olarak dikkate alınması, bu şekilde rayiç bedellerin uyumlu ve tutarlı olmasının sağlanması ve aynı usulün Hazineye ait tarım arazilerinde de uygulanması taşınmazları ile Hazineye ait tarım arazilerinin bedellerinin; taşınmazların imar durumu, vasfı, nitelikleri, hukuki ve fiziki özelliklerinin de dikkate alınması ve daha önce satışı yapılan emsal nitelikli 2/B taşınmazları ve/veya Hazineye ait tarım arazileri bedellerinin Türkiye İstatistik Kurumunun her ay için belirlediği tüketici fiyatları endeksi aylık değişim oranları TÜFE toplamında artırılması suretiyle bulunan değer olarak ay kesirleri dikkate alınmaksızın belirlenmesi Ödenen Ecrimisillerin Satış Bedelinden Mahsubu6292 sayılı Kanun kapsamında kalan taşınmazlardan başvuru tarihinden sonra alınan ecrimisil satış bedelinden mahsup edilebilir mi sorusuna evet cevabı verebilmek için herhangi bir gerekçe göremiyorum. Kanun başvuru tarihinden geriye doğru 5 yıllık ecrimisilin mahsup edilmesini öngörmektedir. Başvurudan sonraki ecrimisillerin mahsup edilmesini gerektirir bir mevzuatımız da yok. Kanun ve 355 sayılı Tebliğ sadece başvurudan öncekileri YazıBaşvuru Yapılan 2/B ve Tarım Arazilerinden Ecrimisil Alınır mı?Başvurudan sonra ecrimisil alınır mı alınmaz mı konusu bambaşka bir konu.. Bu konuda şu yazıya bakabilirsiniz 6292 sayılı Kanun Kapsamında Başvuru Yapılan 2/B ve tarım Arazilerinden Ecrimisil Alınır mı?Bence asıl odaklanılması gereken konu bu… Eğer alınır diyor iseniz mahsup yapmamak daha doğru… Ayrıca “2007-2019 dönemi arasında tarımsal amaçlı kullanımından dolayı ecrimisil tahsilatı yapılmıştır.” şeklinde bir ifadeniz var. Bunu 12 yıllık dönem için tek tahsilat yapılmış şeklinde anladım. Bu da başka bir hatalı uygulama olmuş, eğer düşündüğüm gibi ise. Tespit tarihinden geriye 5 yıl olmalı Başvuru Bedelinin Satış Bedelinden Mahsubu345 sayılı Tebliğe göre tarihli ve 6412 sayılı Kanunun 1. maddesi ile Kanunun 6. maddesinin beşinci fıkrasına eklenen hükmün yürürlüğe girdiği tarihten önce başvuru sahiplerinden tahsil edilen başvuru bedelleri; peşin satışlarda satış bedelinden, taksitli satışlarda peşinat bedelinden ve kalan taksitlerden mahsup edilecektir. Daha önce tahsil edilen başvuru bedellerinin taşınmazın satış bedelinden fazla olması durumunda aradaki fark, ferağ işleminin gerçekleştirilmesinden itibaren ilgilinin başvurusu üzerine otuz gün içinde iade 2/B Taşınmazlarında Bedel Güncellenebilir Mi?Soru Üstat kolay gelsin öncelikle. 2010 yılında rayiç bedelleri belirlenen ve hak sahiplerince süresinde satın alma başvurusu yapılan ancak bir kısmı çeşitli nedenlerden sit vb. ötürü satışı yapılamayan, sonrasında bu satılamama nedenleri ortadan kalkan 2b arazilerinin bedelleri güncellenmeli mi? 2010 bedelleri mi temel 2010 yılı fiyatlarının temel alınacağı durumlar, taşınmazların hukuki durumlarında hiçbir değişiklik olmadığı durumlardır. Buna karşılık taşınmazların hukuki durumlarının değişmesi, imar planı kapsamına girmesi, imar planının değişmesi gibi durumlarda yeniden takdir yapılması gerektiğini İmar Değişikliği Yapılan 2/B Taşınmazlarında Yeniden Kıymet Takdiri Yapılır Mı?Bedel tespiti yapıldıktan sonra imarında değişiklik olan 2B taşınmazı için bedel güncellemesi yeni duruma göre tekrar kıymet takdiri yapılması gerekir. Hatta zorunludur. Çünkü BHA ile konut alanı arasında ciddi değer farkı vardır. Bakanlığımızın buna aykırı bir görüşünü planı veya plan değişikliği mahkeme kararı ile iptal edilirse taşınmazın imar durumu eski haline dönmez. O alan o plan türü örneğin uygulama imar planı iptal edildiyse bu plan açısından plansız duruma düşer. Kıymet takdiri açısından üst ölçekli imar planında nazım ayrıldığı amaca bakılarak takdir yapılabilir ama en uygunu uygulama imar planının yenilenmesini 2/B Satış Bedeline İtirazKanun’un 6. maddesine göre, bu taşınmazların 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcısı ve/veya üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilen kişilerden bu taşınmazları satın almak için süresi içerisinde idareye başvuran ve idarece tespit edilen satış bedelini itiraz ve dava konusu etmeksizin kabul edenler bu Kanuna göre hak sahibi sayılır. Keza 6. maddenin 8. fıkrasına göre, tebliğ edilen satış bedeline itiraz edilemez ve dava Satış Bedeli Nasıl Ödenecek?Kanun’un 6. maddesinin 8. fıkrası satış bedelinin nasıl ödeneceğini düzenlemektedir. Kanun’un 6. maddesinin 8. fıkrasına göre, satış bedeli peşin veya taksitle Satış Bedelinin Peşin ÖdenmesiPeşin ödemelerde satış bedeline yüzde yirmi oranında indirim uygulanacak ve bu bedel İdarece yapılacak tebligat tarihinden itibaren en geç üç ay içinde Satış Bedelinin Taksitli ÖdenmesiPeşinat alınmadan yapılan taksitle satışlarda satış bedelinin tamamen ve münhasıran bilfiil tarımsal amaçlı olarak kullanılan ve üzerinde tarımsal amaçlı yapılar mandıra, sera, ağıl, kümes vb. ile sürekli ikamet amacıyla kullanılan konut hariç yapı bulunmayan yerler için yüzde onu, diğer yerler için yüzde yirmisi, yapılan yazılı tebligat tarihinden itibaren en geç üç ay içinde, kalanı ise belediye ve mücavir alan sınırları içinde en fazla beş yılda on eşit taksitte, belediye ve mücavir alan sınırları dışında ise en fazla altı yılda on iki eşit taksitte faizsiz olarak ödenir. Buna göre;1 Tamamen ve münhasıran bilfiil tarımsal amaçlı olarak kullanılan taşınmazlar ile üzerinde tarımsal amaçlı yapılar ve sürekli ikamet edilen konutlar bulunan taşınmazlar için yüzde onu, diğer taşınmazlar için ise yüzde yirmisi yapılacak tebligat tarihinden itibaren en geç üç ay içinde Satış bedelinin en az yarısının ödenmesi hâlinde yüzde on oranında indirim uygulanır ve bu bedeller idarece yapılan yazılı tebligat tarihinden itibaren en geç üç ay içinde Satış bedelinin peşinat dışına kalanı ise, belediye ve mücavir alan sınırları içinde en fazla beş yılda on eşit taksitle, dışında en fazla altı yılda on iki eşit taksitle faizsiz olarak Taksit dönemleri, hak sahiplerinin talebi dikkate alınarak belirlenecek ve bu Genel Tebliğin ekinde EK-5 yer alan sözleşme Satış Bedelinin Kredi Kullanılarak Ödenmesi345 sayılı Tebliğe göre, bedelin yetkili kredi kuruluşlarından kredi temin edilerek ödenmek istenilmesi halinde, hak sahibi tarafından ilgili kredi kuruluşu ile yapılan kredi sözleşmesi veya kredi açıldığına dair kredi kuruluşunun resmî yazısı verilecek ve kredi kuruluşu tarafından bedel ilgili muhasebe biriminde açılacak emanet hesabına bu Genel Tebliğin ekinde EK-6 yer alan belge düzenlenerek Tapu İdaresince kredi kuruluşu lehine ipotek tesis edilmesi ve alıcı adına tescil işleminin yapılması hususu, örneği bu Genel Tebliğin ekinde yer alan yazıyla bildirilecektir. Ferağ ve ipotek tesisi işlemi yapıldıktan sonra emanet hesabında tutulan bedel bütçe hesabına Taşınmazın Alıcı Adına TesciliKanun’un 6. maddesinin 8. fıkrasına göre, idare tarafından yapılan taşınmaz mülkiyetinin devrini amaçlayan taşınmaz satış sözleşmeleri ile kanuni ipotek sözleşmelerinde resmî şekil şartı aranmaz. Hak sahipliği belgesi; hak sahibinin Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, imzası, fotoğrafı ve nüfus bilgilerini içerecek şekilde idarece düzenlenir. Düzenlenen hak sahipliği belgelerinin idarece yazılı olarak tapu idaresine bildirilmesi üzerine, devir ve kanuni ipotek tapu siciline resen tescil 11. maddesinin 3. fıkrasına göre, fiili durumuna uygun olarak ifraz edilerek müstakil parsel olarak satılması mümkün olmayan taşınmazlar paylı olarak, üzerinde çok katlı bina bulunan taşınmazlar ise kat mülkiyeti tesisi suretiyle, bunun mümkün olmaması hâlinde paylı olarak Taksitli Satışlarda Taşınmazın Alıcı Adına TesciliTaksitli satışlarda kalan miktarı karşılayacak tutarda kesin ve taksitlendirmeye uygun süreli 345 sayılı Tebliğe göre teminat mektubunun süresi son taksit tarihini altı ay geçecek şekilde olmalıdır banka teminat mektubu verilmesi veya satışı yapılan taşınmazın üzerinde 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu hükümleri uyarınca Hazine lehine kanuni ipotek tesis edilmesi hâlinde; taşınmaz, tapuda hak sahibi adına 6. maddesinin 8. fıkrasına göre, ipotek tesis edilerek devredilen taşınmazların üçüncü kişilere satılması hâlinde borcun kalan tutarından alıcılar sorumludur. Bu hususta tapu kütüğünde gerekli belirtme yapılır. 345 sayılı Tebliğe göre, bu taşınmazların üçüncü kişilere satılması halinde borcun kalan tutarından alıcıların sorumlu olacağına yönelik tapu kütüğünde gerekli belirtmenin konulması bu Genel Tebliğin ekinde yer alan yazıyla Tapu İdaresine Satılan Parsellerden 2/B Belirtmelerinin KaldırılmasıBu Kanun hükümlerine göre hak sahiplerine doğrudan satılan, tapu kayıtları geçerli kabul edilerek devredilen ve iade edilen taşınmazların tapu kütüklerindeki 6831 sayılı Kanunun 2. ve 2/B maddesine tabi olduğu yönünde konulmuş belirtmeler, ÇŞB’nın talebi üzerine tapu idaresince terkin Bedelinin veya Taksitlerin Hiç Ödenmemesi veya Vadesinde ÖdenmemesiKanun’un 6. maddesinin 9. fıkrasına göre, vadesinde ödenmeyen taksit tutarlarına 6183 sayılı Kanunun 51. maddesine göre belirlenen oranda gecikme zammı 6. maddesinin 8. fıkrasına göre, hak sahibi adına mülkiyet devredilmeden yapılan taksitli satışlarda, hak sahibi tarafından yükümlülüklerin yerine getirilmemesi durumunda, tahsil edilen tutar hak sahibine aynen ve faizsiz olarak iade edilir. 345 sayılı Tebliğe göre, mülkiyet devredilmeden yapılan taksitli satışlarda, iki taksitin ödenmemesi halinde on beş gün içinde hak sahibine yapılacak tebligatta; iki taksitin süresi içinde ödenmediği ve bu taksit bedellerinin sözleşme süresinin sonuna kadar ödenebileceği, ancak izleyen taksitlerden herhangi birinin ödenmemesi durumunda sözleşmenin feshedileceği bu tebligatına rağmen ilgilisi tarafından yükümlülüklerin yerine getirilmemesi durumunda sözleşme feshedilecek ve on beş gün içinde ilgilisine yapılacak tebligat ile; adına açılmış hesap numarasını İdareye bildirmesini müteakip en geç otuz gün içinde tahsil edilen bedelin aynen ve faizsiz olarak tarafına iade edileceği satışlarda satış bedelinin tamamını, taksitli satışlarda ise peşinatı veya taksitleri vadesinde ödememek suretiyle yükümlülüklerini yerine getirmeyenlerin doğrudan satın alma hakları düşer. Ancak, taksitli satışlarda, taksit süresinin sonuna kadar ödenmek kaydıyla taksitlerden ikisinin vadesinde ödenmemesi yükümlülüklerin ihlali anlamına Mümkün Olmadığı Halde Satılan 2/B ParsellerKanun’un 11. maddesinin 4. fıkrasına göre, Kanun kapsamındaki kalan taşınmazlardan hak sahiplerine satılmaması, ilgililerine devredilmemesi veya iade edilmemesi gerektiği halde bu tasarruflara konu edilenlerden; satılanların satış bedeli kanuni faiziyle iade edilir, devir ve iade edilenler ise bedelsiz olarak geri Ecrimisil Alınır mı?2/B parsellerinden ecrimisil alınıp alınmayacağı konusunu, 3402 sayılı Kadastro Kanunu ek 4. madde çalışması yapılıp yapılmamasına göre değerlendirmek Hak Sahipliği Tespiti Yapılan 2/B Taşınmazlarından Ecrimisil3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun ek 4. maddesi kapsamında hak sahipliği yapılmış parseller, 6292 sayılı Kanun hükümlerine tabidir. Bu parsellerden ecrimisil alınıp alınmayacağı konusunda şu yazıya bakabilirsiniz 6292 sayılı Kanun Kapsamında Başvuru Yapılan 2/B ve Tarım Arazilerinden Ecrimisil Alınır mı?b Hak Sahipliği Tespiti Yapılmayan 2/B Taşınmazlarından Ecrimisil3402 sayılı Kanun’un ek 4. maddesi kapsamında hak sahipliği yapılmamış parsellerde ise 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 2. maddesi uygulanır. 2. maddenin sonuna tarih ve 3373 sayılı Kanunla eklenen fıkrada ise; “Bu maddenin B bendi ile orman sınırları dışına çıkarıp, 2924 sayılı Kanunun 11 ve 12 inci maddeleri gereğince fiili durumlarına göre ifraz edilerek bedeli karşılığı satılacak yer, yapı ve tesisleri kullananlardan, satış işlemleri tamamlanıncaya kadar ecrimisil alınmaz.” hükmü yer hakkında Danıştay 6. Dairesinin 09/11/1995, 20/05/1996 tarihli ve E 1995/2752, 1995/2950; K19954393, 1996/2411 sayılı ilamlarında; 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına tescil edilmek üzere orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden ecrimisil alınmaması durumunun; ancak 2924 sayılı Kanunun 11 ve 12 nci maddelerinde öngörülen satış işlemlerinin yapılması koşuluyla sınırlandırıldığı, yasa koyucunun buradaki asıl amacının orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden hiçbir şekilde ecrimisil alınmaması değil, sadece satış işlemlerine başlanılmış olması halinde bu tarihten itibaren satış işlemleri tamamlanıncaya kadar geçen sürede ecrimisil alınmaması olduğu açıktır.” ifadesi yer konu hakkında Milli Emlak Genel Müdürlüğüne 81 İl Valiliğine yazılan 2005-07351 sayılı Milli Emlak Genel Yazısı 2/B Alanlarından Ecrimisil Alınması nda, 6831 sayılı Orman Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına tescil edilmek üzere orman sınırları dışına çıkarılan alanların;– 2924 sayılı Kanun uyarınca hak sahipliği tespit edilmiş kişiler tarafından kullanılması durumunda ecrimisil alınmaması, – Hak sahipliği tespit edilmiş olmakla birlikte, hak sahibi dışında üçüncü kişilerce kullanıldığının tespit edilmesi durumunda, ecrimisil tesbit ve takdir edilerek fuzuli şagilden tahsil edilmesi, – Anayasa Mahkemesinin iptal kararının Resmi Gazetede yayımlandığı tarih itibariyle henüz hak sahipliği tespiti yapılmamış ise kullanıcılarından ecrimisil tesbit ve takdir edilerek tahsil edilmesi, gerektiği ifade 336 sıra sayılı Milli Emlak Genel Tebliği uyarınca da; 3 31/8/1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun 20/6/1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2 nci maddesi ile 23/9/1983 tarihli ve 2896 sayılı, 5/6/1986 tarihli ve 3302 sayılı Kanunlarla değişik 2 nci maddesinin B bendine göre orman kadastro komisyonlarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler hakkındaki ecrimisil işlemleri aşağıdaki şekilde yapılıra Orman kadastro komisyonlarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler hakkındaki çıkarma işleminin kesinleştiği tarih esas alınarak ecrimisil tespit, takdir ve tahsilatı yapılır. Ancak, bu yerlerden evveliyatı itibarıyla tapuda kişiler adına kayıtlı olan taşınmazlar hakkında, bu yerlerin tapularının iptali ile Hazine adına tesciline ilişkin mahkeme kararlarının kesinleştiği tarihten itibaren bu kararların tapuda infaz edilerek bu taşınmazların tapuda Hazine adına tescil edilip edilmediğine bakılmaksızın ecrimisil tespit, takdir ve tahsilatı 6831 sayılı Orman Kanununun 2 nci maddesinin son fıkrası gereğince ve bu fıkrada belirtilen süre için, 17/10/1983 tarihli ve 2924 sayılı Kanun hükümleri gereğince hak sahipliği tespiti yapılan yerleri kullananlardan ecrimisil alınmaz. Post Views
Gelişen teknoloji ile beraber internet kullanımı hayli yaygınlaşmıştır. İnternet kullanımının bilinir hale gelmesi ile beraber çok iş... Gelişen teknoloji ile beraber internet kullanımı hayli yaygınlaşmıştır. İnternet kullanımının bilinir hale gelmesi ile beraber çok işlemimizi internet üstünden yapabiliyoruz. Eğer teknolojinin gelişimini veyahut internetin gelişimini pozitif olarak kullanabilirsek bizlere hayli yararı olacağınız görebiliriz. İnternet bizim hayatımızı kolaylaştırmada hayli önemlidir. Misal verecek olursak, daha önceleri kurumlara gittikçe ve kurumlardaki kuyruklarda saatler süresince sıra bekleyerek yaptığımız işlemlerimizi bundan böyle bir tıkla web aracılığıyla çevrimiçi olarak yalnızca birkaç dakikamızı ayırarak yapabiliyoruz. Buna göre vakitten da tasarruf üstünden yapabileceğimiz işlemlerden bahsedecek olursak, web aracılığıyla çokca sorgulama işlemimizi yapabiliriz. Vatandaşlık ile ilgili sorgulama, arama, bilgi edinme işlemlerimizi internet üstünden hayli kısa bir zaman içerisinde yapmamız mümkündür. Web aracılığıyla yapabileceğimiz işlemlerden biri de fatura ödeme işlemidir. İnternet aracılığı ile fatura ödememiz mümkündür. Kimlik bilgilerimizi ve kredi kartı bilgilerimizi paylaştığımızda internet ile çevrimiçi olarak fatura ödeme işlemi gerçekleştirebiliriz. Lakin dikkat etmemiz gerekli olan önemli kabul edilen bir nokta bulunur. Bireysel bilgilerimizi ve kredi kartı bilgilerimiz gibi önemli bilgilerimizi bütün internet siteleri ile paylaşmamanız gerekir. Yalnızca resmi kurumların internet sayfaları ve güvenilir olduğundan emin olduğumuz internet sayfaları ile bilgilerimizi paylaşmalıyız. Son dönemlerde internet dolandırıcılığının artması ile web aracılığıyla pekçok birey dolandırılmaktadır. Bu neden ile bilgilerinizi bütün internet sayfaları ile paylaşmayınız. Web aracılığıyla yapılabilen işlemlerden bir tanesi de 2B arazi sorgulama işlemidir. 2B arazi sorgulama veya 2B kullanıcı sorgulama işleminizi internet üstünden yapıyor olmanız arazi sorgulama prosedürünüz için Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü resmi internet sayfasını kullanmanız gerekecektir. 2/B taşınmazları üstünde hak sahibi olan insanlar Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü aracılığıyla resmi sitesinde yayınlanan güncelleme listeleri ile kadastro tutanakları esas alınmak suretiyle belirlenmekte olup, listede bulunmayan kayıtlar daha sonrasında sorgulama işlemlerini yapabilir. 2B arazileri üstünde hak sahibi olan gerçek insanlar ve tüzel insanlar Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü aracılığıyla yayınlanan güncelleme listelerine göre belirlendiği için 2B arazi sorgulama işlemi gayet önemli bir sorgulama işlemidir. 2B arazi sorgulama yani diğer bir ismi ile 2/B kullanıcı sorgulama işlemini internet aracılığı ile nasıl yapabileceğinizi yazımızın devamında sizler için kısaca anlamış olacaksınız. Yazılanları takip ederek ve bu yazıda anlatmış olduğumuz gibi uygulayarak 2/B kullanıcı sorgulama işleminizi yapabilme imkanına sahipsiniz. Sizler için açıkladığımız 2B arazileri kullanıcı listesi sorgulama işlemlerini gerektiği gibi yaparsanız sorgulama işlemleriniz tamamlanmış tamamını okuduğunuzda 2B Arazi sorgulama işlemini nasıl yapabileceğinizi öğrenmiş olacaksınız. 2B Arazi Sorgulama İşlemi Nasıl Yapılır? 2B arazi sorgulama işleminizi yapabilmeniz için sizlerle açıklamalı ve görselli olarak bilgilerimizi paylaştık. 2B arazi sorgulama işlemini yapmak için her şeyden önce makalenin sonunda verdiğimiz “2/B Kullanıcı Sorgulama İşlemi İçin Lütfen tıklatınız” adı ile bilinen bağlantı sayfasına tıklatınız. Açılan sayfanın sol alt kesiminde yer bulan il seçme bölümünden ilinizi seçiniz ve ileri tuşuna işlemi aşağıda bulunan resimde ayrıntılı olarak göstermeye çalıştık. Aşağı kısımda göreceğiniz görselden yardım alarak işleminizi yapabilme imkanına sahipsiniz. Görselde de gördüğünüz gibi siyah renkte kutucuk içine aldığımız kısımdan ilinizi seçtikten sonra sonrasında ilçe seçeneği açılacaktır. İlçe tarafına bulunduğunuz ilçeyi de seçtikten sonra tekrar İleri tuşuna tıklatmalısınız. Daha sonrasında karşınıza yeni sayfa açılacaktır. Yeni gelen bu sayfada bulunabilen ad soyad/ ünvan ve TC kimlik numarası veyahut vergi numarası bölümlerini doğru ve eksik olmadan bir biçimde doldurmanız gerekir. Bilgilerinizi sistem ile paylaştıktan sonra 2B kullanıcı sorgulama işleminizi gerçekleştirmek için son işlem olarak ise sorgulama düğmesine tıklamanız gerekir. Aşağı kısımdaki Hak Sahipliği Sorgulaması isimli siyah renkli çerçeve içine alınmış bölümdeki gibi görselde gördüğünüz bilgileri noksansız bir biçimde ilgili bölgelere girdikten sonra 2/B arazileri hak sahipleri kullanıcı listeleri sorgulama işleminizi yapabilme imkanına sahipsiniz. Böylece yeni açılan sayfa ile beraber 2/B arazileri kullanıcı listesi sorgulama işleminizi tamamlamış olacaksınız. Sizler ile paylaşmış olduğumuz adımları izleyerek 2B arazi sorgulama veyahut 2B kullanıcı sorgulama işlemlerinizi tamamlamış olursunuz. Bu işlemleri yaparak 2/B taşınmazları üstünde hak sahibi olan gerçek insanların ve de tüzel insanların Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü aracılığıyla yayınlanan Güncelleme Listeleri hasebiyle Kadastro Tutanakları esas alınmak suretiyle belirlenen listelere ulaşabilmektesiniz. 2B Arazi Sorgulama İşlemi İçin LÜTFEN TIKLAYINIZ! Okumaya devam etmek için bir sonraki makalemiz olan Tdk türkçe sözlük adlı yazıyı inceleyebilirsiniz.
Hazine arazisi hak sahipliği!6831 sayılı Orman Kanununun değişik 2 nci maddesinin birinci fıkrasının B bendine göre Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan ve çıkarılacak yerleri ifade ediyor. 2/B Kanunu, Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler ile Hazineye ait tarım arazileri hakkında arazisi üzerinde hak sahibi olan kimselere bazı haklar tanınıyor. Peki, hazine arazisinde hak sahibi kimdir? Hazine arazisinde hak sahibi nasıl belirlenir?Hazine arazisi hak sahibi..2/B alanlarında bulunan taşınmazlar hakkında bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce düzenlenen güncelleme listelerine veya kadastro tutanaklarına göre oluşturulan tapu kütüklerinin beyanlar hanesine göre; bu taşınmazların 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcısı ve/veya üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilen kişilerden bu taşınmazları satın almak için süresi içerisinde idareye başvuran ve idarece tespit edilen satış bedelini itiraz...
Giriş Tarihi 1056 Orman vasfını yitirmiş 2B arazilerin satışına ilişkin yeni düzenlemeyle tarımsal amaçlı olarak kullanılan taşınmazlarla bu taşınmazların üzerinde bulunan tarımsal amaçlı yapılar ve sürekli ikamet edilen konutların bulunduğu kısımlarda satış bedeli, rayiç bedelin yüzde 50'si olarak hesaplanacak. Maliye Bakanlığı'nın ''Milli Emlak Genel Tebliği sıra no352'' Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi. Önceki tebliğde sıra no345 yer alan ''satış bedeli'' ibaresini ''Tarımsal amaç dışında kullanılan taşınmazlarda satış bedeli'' olarak düzenleyen yeni tebliğ, satış bedelini, tamamen ve münhasıran bilfiil tarımsal amaçlı olarak kullanılan taşınmazlarla bu taşınmazların üzerinde bulunan tarımsal amaçlı yapılar ve sürekli ikamet edilen konutların bulunduğu kısımlarda rayiç bedelin yüzde 50'si olarak belirledi. Bu nitelikteki taşınmazların üzerinde bulunan konut amaçlı yapıların kısmen iş yeri olarak kullanılması halinde de bu kapsamda değerlendirme yapılacak. Tarımsal amaç dışında kullanılan taşınmazlarda ise hak sahiplerine doğrudan satılacak olanların satış bedeli, taşınmazın yüzölçümünün 400 metrekareye kadar olan kısmı için rayiç bedelin yüzde 50'si, fazlası için rayiç bedelin yüzde 70'i üzerinden hesaplanarak belirlenecek. Birden fazla taşınmazda hak sahibi olunması halinde yüzde 50 satış bedeli hesaplaması, hak sahibinin tercih edeceği sadece bir taşınmaz için uygulanacak. BAŞVURU BEDELLERİ TAKSİTLİ VEYA PEŞİN ÖDENEBİLECEK Tebliğle başvuru bedelleri, peşin satışlarda satış bedelinden, taksitli satışlarda peşinat bedelinden ve kalan taksitlerden mahsup edilecek. Ancak hak sahiplerinden varsa başvuru tarihi itibariyle son 5 yıl için tahsil edilen ecrimisil bedelleri satış bedelinden öncelikle düşülecek. Süresi içinde yapılan başvurular değerlendirilerek hak sahipliği tespit edilenlerin adreslerine satış işlemlerinin tamamlanma süresi de dikkate alınarak idarece taşınmazın satış bedelini, peşin veya taksitle ödenmesi halinde ödeme koşullarını ve ödeme süresini, satış bedelinin itiraz veya dava konusu edilmesinin hak sahipliğini ve doğrudan satın alma hakkını düşüreceğini, satış bedelinin yatırılacağı yeri, istenilen belgeleri gösteren tebligat yapılacak. Satış bedeli peşin veya taksitle ödenebilecek. Peşin ödemelerde satış bedeline yüzde 20 oranında indirim uygulanacak ve bu bedel idarece yapılacak tebligat tarihinden itibaren en geç 3 ay içinde ödenecek. Taksitli satışlarda ise satış bedeline yüzde 10 indirim uygulamasından yararlanmak istenilmesi halinde bu şekilde belirlenen tutarın en az yarısı, en az yarısının peşin ödenmek istenilmemesi halinde satış bedelinin tamamen ve münhasıran bilfiil tarımsal amaçlı olarak kullanılan taşınmazlarla üzerinde tarımsal amaçlı yapılar ve sürekli ikamet edilen konutlar bulunan taşınmazlar için yüzde 10'u, diğer taşınmazlar için ise yüzde 20'si yapılacak tebligat tarihinden itibaren en geç 3 ay içinde ödenecek. Kalanı ise, belediye ve mücavir alan sınırları içinde en fazla 5 yılda 10 eşit taksitle, dışında en fazla 6 yılda 12 eşit taksitle faizsiz olarak ödenecek. Taksit dönemleri, hak sahiplerinin talebi dikkate alınarak belirlenecek ve sözleşme YERİNE GETİRMEYENLERİN HAKLARI DÜŞECEK Bu taşınmazların üçüncü kişilere satılması halinde borcun kalan tutarından alıcıların sorumlu olacağına yönelik tapu kütüğünde gerekli belirtmenin konulması için tapu idaresine bildirim yapılacak. Bedelin yetkili kredi kuruluşlarından kredi temin edilerek ödenmek istenilmesi halinde hak sahibi tarafından ilgili kredi kuruluşuyla yapılan kredi sözleşmesi veya kredi açıldığına dair kredi kuruluşunun resmi yazısı verilecek ve kredi kuruluşu tarafından bedel ilgili muhasebe biriminde açılacak emanet hesabına aktarılacak. Mülkiyet devredilmeden yapılan taksitli satışlarda, iki taksitin ödenmemesi halinde 15 içinde hak sahibine izleyen taksitlerden herhangi birinin ödenmemesi durumunda sözleşmenin feshedileceği bildirilecek. Buna rağmen ilgilisi tarafından yükümlülüklerin yerine getirilmemesi durumunda sözleşme feshedilecek ve tahsil edilen bedelin aynen ve faizsiz olarak tarafına iade edileceği bildirilecek. Peşin satışlarda satış bedelinin tamamını, taksitli satışlarda ise peşinatı süresi içinde ödemeyenlerle hak sahibi adına mülkiyet devredilmeden yapılan taksitli satışlarda yükümlülüklerini süresi içinde yerine getirmeyenlerin doğrudan satın alma hakları düşecek. Taşınmazların iadesine, Bakanlıktan uygun görüş alınması koşuluyla defterdarlıklar veya mal müdürlükleri yetkili olacak.
09 Ekim 2021, Cumartesi / Published in GenelORMAN VASFINI KAYBETMİŞ 2B ARAZİSİ2B Arazisi Nedir?Orman vasfını kaybetmiş hazine arazileri ya da bir diğer adıyla 2B arazisi olarak bilinen araziler, Türkiye sınırları dahilinde orman vasfını yitirmiş, kadastro marifetiyle orman alanları dışına çıkartılmış, bir daha geri kazanılamayan ve ıslah edilemeyen arazilerdir. 2B arazisi olarak bilinmesinin sebebi ise 6831 sayılı Orman Kanunu’nun B bendi için kullanılan bir tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak kaybetmiş yerlerden; tarla, bağ, bahçe, meyvelik, zeytinlik, fındıklık, fıstıklık gibi çeşitli tarım alanları veya otlak, kışlak, yaylak gibi hayvancılıkta kullanılmasında yarar olduğu tespit edilen araziler ile şehir, kasaba ve köy yapılarının toplu olarak bulunduğu yerleşim alanları Orman sınırları dışına çıkartılmaktadır. Orman sınırları dışına çıkartılan bu yerler Devlete ait ise Hazine adına, hususi orman ise sahipleri adına orman sınırları dışına çıkartılmaktadır. Uygulama kesinleştikten sonra tapuda kesin tashih ve tescil işlemi yapılmakta ve bu yerler dışında orman sınırlarında hiçbir suretle daraltma Arazisinde Kimler Hak Sahibi Olabilmektedir?6292 sayılı Kanunun hak sahiplerinin kimler olduğu belirlenmiş ve satış usulüne göre esaslar düzenlenmiştir. Buna göre 2B arazisi niteliğinde olan taşınmazlar hakkında 6292 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce düzenlenen ya da sonra düzenlenecek güncelleme listelerine veya kadastro tutanaklarına ya da kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre oluşturulan ya da oluşturulacak tapu kütüklerinin beyanlar hanesine göre bu taşınmazların 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcı ve/veya üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilen kişilerden bu taşınmazları satın almak için süresi içerisinde idareye başvuran ve idacere tespit edilen satış bedelini itiraz ve dava konusu etmeksizin kabul edenler kanuna göre hak sahibi Arazinin Hak Sahibi Tarafından Satın Alınması Nasıl Olur?6292 Sayılı Kanun’un kimlerin 2B arazisi sahibi olabileceği belirlenmiş ve satış usulüne ilişkin esaslar düzenlenmiştir. Buna göre tapu kütüklerinin beyanlar hanesine göre hak sahibi sayılanlar güncelleme listelerinin tescil edildiği veya kadastro tutanaklarının kesinleştiği tarihten itibaren 8 ay içinde idareye başvurarak bu taşınmazın bedeli karşılığından kendilerine doğrudan satılmasını isteyebileceklerdir. İlgili kanun uyarınca hak sahiplerine satış işleminin gerçekleştirilebilmesi için öncelikle orman dışına çıkartılma işleminin gerçekleşmiş olması sayılı Kanunun 6/ uyarınca hak sahiplerine doğrudan satılacak olan taşınmazların satış bedeli; dört yüz metrekareye kadar olan kısmı için rayiç bedelin yüzde ellisi, fazlası için ise rayiç bedelin yüzde yetmişi üzerinden sayılı Kanunun 6/ satış bedelinin peşin veya taksitle ödenebileceği belirtilmiş ve satış bedelinin tamamının peşin ödenmesi halinde yüzde yirmi, en az yarısının ödenmesi halinde yüzde on oranında indirim uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. Ancak unutulmamalıdır ki bu bedellerin idarece yapılan yazılı tebligat tarihinden itibaren en geç üç ay içinde ödenmesi gerekmektedir. Bununla beraber aynı fıkrada tebliğ edilen satış bedeline itiraz edilemeyeceği ve satış bedeline karşı dava açılamayacağı da ifade yanında ilgili kanun maddesinin 6/ hak sahiplerinden idarenin teklifini kabul etmeyenlerin doğrudan satış hakkından yararlanamayacağı, başkaca talepte bulunamayacağı, hak ve tazminat talep edemeyip dava açamayacağı hüküm altına alınmıştır. Ayrıca idarenin teklifini kabul etmeyen hak sahiplerinden ecrimisil bedelleri de tahsil Arazi Başkasına Devredilebilir Mi?6292 sayılı Kanunun 6/ gereğince hak sahibi olan kişi, hak sahipliği sıfatını noterde düzenlenecek bir muvafakatname ile başkasına devredebilmektedir. Hak sahibi olunmasına kanuni halefiyet, hak sahibinin veya mirasçılarının bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra noter tarafından düzenlenecek muvafakatname vermeleri halinde ise akdi halefiyet hükümleri geçerli olmaktadır. İdarece yapılan yazılı tebligat tarihinden itibaren üç aylık süre içerisinde belirlenen rayiç bedel ödenmeden ve belediyelerden satış işlemleri gerçekleştirilmeden önce noterde düzenlenecek muvafakatname ile hak sahipliği hak sahibi noterden 2B arazisinin hak ve hissesini tamamını veya hissesinin bir kısmını yeni hak sahibine serbestçe devredebilecektir. Yeni hak sahibinin de bu alacağı bu belgeyi ilgili belediyeye vererek kendi adına yeni bir 2B tebligatı çıkartılmasını talep etmesi gerekmektedir. Burada önemli olan husus, muvafakatname yoluyla hak sahipliğinin devredilmesi halinde en geç üç aylık süre içerisinde yeni hak sahibinin de rayiç bedeli ödemesi ve satış işlemlerini gerçekleştirmesidir. 3 aylık süre içerisinde hak sahibinin örneğin 30 gün süresi kalmış ise yeni hak sahibinin de rayiç bedeli ödemesi ve satış işlemlerini gerçekleştirmesi için 30 günlük süresi kalmaktadır. Ve unutulmamalıdır ki, rayiç bedel ödendikten sonra noterden devir kanunen mümkün değildir. Bu aşamada önce Tapu Müdürlüğü’nden bu yerle ilgili tapu senedinin verilmesi beklenecek daha sonra herhangi bir tapulu yerin satış işlemi gibi Tapu Müdürlüğü’nden satış muameleri arazisinin hak sahibi tarafından bir başkasına devrinde aynı taşınmazın birden fazla akdi halefe devri mümkün olmakla birlikte taşınmaz yüzölçümünün tamamının birden fazla akdi halefe devri mümkün değildir. Kullanıcı ve/veya muhdesat sahiplerinin veya akdi haleflerin aynı taşınmazı birden fazla akdi halefe Kanun yürürlüğe girdiği tarihten sonra noterde düzenlenmiş muvafakatname ile devretmesi ve bu haleflerin satın alma başvurusunda bulunmaları halinde bu taşınmazla ilgili herhangi bir işlem yapılmayacak olup bu durumun yargıya intikal etmesi halinde mahkeme kararına göre işlem yapılmaktadır. Bu sebeple sürecin takibinin alanında uzman avukat tarafından yapılması meydana gelebilecek hak kayıplarını yazılarımıza göz atmak için linke Ümit ErgünSosyal Medyada Bizi Takip edin you can read next
2b hak sahipliği tespit davası